İstanbul’un Tarihi Sarnıçları Keşfedildi
Gezi, Ayasofya Soğukçeşme Sokak’ta yer alan ve Bizans İmparatorluğu döneminde dünyanın sıfır noktası olarak kabul edilen Milyon Taşı’nın yakınında bulunan, İstanbul’un su ihtiyacını karşılamak amacıyla 6. yüzyılda inşa edilmiş Yerebatan Sarnıcı’na yapılan ziyaretle başladı.
Sarnıca taş merdivenlerle inen ziyaretçiler, 21. yüzyıldan 6. yüzyıla doğru tarihi bir yolculuk yaptı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından restore edilen sarnıçta, rehberin anlattığı Medusa heykellerinin hikayelerini büyük bir ilgiyle dinlediler. Ziyaretçiler, sarnıcın duvarlarını, sütunlarını ve mekansal özelliklerini keşfetme fırsatı buldu. Katılımcılar, sarnıcın gizemli ve etkileyici atmosferinde, sanatçı Ali Abayoğlu’nun “Denizanası” ve Muzaffer Tuncer’in “İnziva” adlı eserleri eşliğinde bol bol fotoğraf çektiler.
**ŞEREFİYE SARNICI’NDA DİJİTAL GÖSTERİ**
Gezinin ikinci durağı, Bizans İmparatoru II. Theodosius döneminde, 408-450 yılları arasında inşa edildiği düşünülen Şerefiye Sarnıcı oldu. Katılımcılar, dünyanın 360 derece projection mapping sisteminin entegre edildiği en eski yapı olan bu sarnıçta, “Su Medeniyeti İstanbul” adlı mapping gösterisi ile sıra dışı bir müze deneyimi yaşadı. Ziyaretçiler, İstanbul’un su yollarını, Bizans ve Osmanlı İmparatorlukları dönemlerini, Kurtuluş Savaşı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunu dijital bir anlatımla sarnıç duvarlarına yansıtan gösteriyi büyük bir dikkatle izlediler.
Bu geziler, İstanbul’un tarihi ve kültürel zenginliklerini keşfetmek isteyenler için eşsiz bir fırsat sunuyor. Yerebatan ve Şerefiye Sarnıçları, şehrin su medeniyetinin önemli birer parçası olarak, ziyaretçilerine geçmişin izlerini takip etme şansı veriyor. Bu tür etkinlikler, İstanbul’un tarihi dokusunu koruma ve gelecek nesillere aktarma çabalarına da katkı sağlıyor.
